Allı Turnalar

Bir zamanlar allı turnalar adlı flamingolar varmış. Bunlar Tuz Gölüne gitmek istiyormuş. Dağları çayırları tepeleri aşmışlar. Tuz Gölüne geldiklerinde hiç tuz yokmuş. Çok üzülmüşler. Ve hareket edecek halleri yokmuş. Tam oracıkta uyuyuvermişler. Oradan geçen bir insan onlara yardım etmek istemiş. Ve allı turnalarında çaresi yokmuş. Kabul etmişler. ve onları eski yerlerine götürmüş lakin orada yaşayamazlarmış. Bundan dolayı orada kalmak istememişler ama bugünü burda geçirelim yarın yola çıkarız demişler ve uyumuşlar. Uyandıklarında Tuz Gölündeymişler hepsi bir rüyaymış. Hepsi orada mutlu mesut yaşamışlar.

ZAMAN MAKİNESİ

Benim bir zaman makinem olsaydı bebeklik hallerime gitmek isterdim. Çünkü en masum en tatlı yıllar benim için bebeklik yılları. O zamanlar hiçbir şey hatırlamadan, hiçbir şey bilmeden, dünyanın kötülüklerinden uzak olurdum. Hiç stresli olmadan bugün ne olacak, şu gün ne olacak diye düşünmeden yaşardım. En güzeli bu zaten. Hem o zamanlar hiçbir günahım olmazdı. Ne güzel olurdu. Hep güler bazen ağlardım. Annemi bazen kızdırırdım. En kötü şeylerden uzak olurdum. Geçmişteki en üzüldüğüm günleri silmek isterdim. Ve en sıkıntılı günlerimi silmek isterdim.

Book: Kara Oklar Çetesi

Arkadaşlar ben bu kitabı çok beğendim. Maceralı kitapları sevenlere tavsiye ederim. Çok güzel bir kitap. Okumanızı öneririm. Memnun kalacagınıza eminim. İyi okumalar.

Ben Seni Kırmak İçin Yaratılmadım

Birinin peşindeyim ben Tanımsız bıraktığım birinin Hüzünleriyle mutlu olabilen birinin Onu arıyorum gözlerimi her kapadığımda Gülümsemenin güzel olduğuna karar veriyorum; Ansızın. Çünkü o gülümsüyor. Sevginin şiddetinden arınmış bir payla, Gülümsüyoruz birbirimize Ben cesaretimi senden alıyorum pervasızca. Ve yine ben cesaret veriyorum sana Mücadele ruhunda. Böylece seni planlıyorum düşlerimde Haksızca. Cezalandırılacak kadar mı suç yüklüyüm? O kadar çok mu zarar veriyorum sana Seni düşlerken. Oysa varoluş sebebimden çok uzakta bu Çünkü ben seni kırmak için yaratılmadım. Bunlar da geçecek şüphesiz Seni unutmaya kaç yüzyıl kaldı ki? Bir imkansızlığın fark edilişinin ardından Gözyaşlarıyla süslenen Korkunç acının unutulmasına Kaç yüzyıl kaldı ki? Yaralandım. More

DOĞAMIZI KORUYALIM

Doğa;kendini sürekli olarak yenileyen ve değiştiren, canlı ve cansız maddelerden oluşan varlıkların hepsini kapsar. Doğa bizim yaşamımızın, hayatımızın bir parçasıdır. Doğamızı koruyup kollamalıyız. Zarar verenleri yok edenleri uyarmalıyız onları bilinçlendirmeliyiz. Doğamızın temel kaynağı ağaçlardır. Ağaçlar bizim yaşam kaynağımızdır. Ağaçlarımızı ve ormanlarımızı korumalıyız. Çünkü ağaçlarımızın, ormanlarımızın çok önemli görevleri vardır. Ağaçlar bize oksijen verir. Nefes alıp vermemize yardımcı olur. Ama doğada sadece ağaçlar yoktur bunun yanında çimenler, çiçekler, böcekler ve diğer canlılar ve hayvanlar. Doğa sözlük anlamı olarak da canlıların en geniş yaşam alanı olarak da geçiyor. Üstelik doğa bazı toplumlara tanrı gibi gözükmüştür. Bu yüzden bazı toplumlar doğaya taparlar. İnsan doğayı yönettiği sürece doğa insanlara güzellikler sunmaya devam edecektir. Özellikle ülkemiz dünyanın en güzel yerlerinden birine sahiptir. Her yerinde More

İsmini Sevmeyen Kızın Hikayesi

Sakız Sardunya, Elif Şafak'ın macera dolu ve son derece eğlenceli bir kitabı. Birçok şeyi sevdiği halde isminden hoşlanmayan Sakız Sardunya, daha ilk bölümde beni etkilemeyi başardı. Bu kitabı okuyunca sizler de beğenecek ve herkese tavsiye edeceksiniz. Bu kitabı okuyun ve Sakız Sardunya'nın arkadaşlarıyla siz de tanışın. More

Muhammed Ali Yavuz:  8 years before
Çok güzel bir kitap

Z-Kütüphanemizin Açılışı Yapıldı

"Okullar Hayat Olsun" projesi kapsamında Bursa'ın 12. Z-Kütüphanesi okulumuzda açıldı. Açılışa Nilüfer Kaymakamı Mustafa KILIÇ, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Arzu AYYILDIZ, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Muharrem TÜFEKÇİ, şube müdürleri, çevre okul müdürleri ve veliler katıldı. Konuklarımıza kurdale merasiminden sonra kütüphanemiz hakkında detaylı bilgiler verdik. Tasarımı ve işlevselliği ile sadece okul öğrencilerinin değil çevre sakinlerinin de kullanımına açık olması ve kitap çeşitliliğiyle birlikte sunduğu teknolojik donanım imkanları ile kütüphanecilikte devrim kabul edilen Z-Kütüphanelerinden birini okulumuza kazandırarak hedefi 12'den vurmanın mutluluğu içerisindeyiz. Kütüphanemizi açmakla işin bitmeyeceğinin farkındayız. Mühim olan kütüphanemizin bundan sonra işlevine uygun olarak işlemesini sağlamaktır. Bilinçli okurlar kazanmak, kitap dostlukları kurmak, kitapları sevmek en büyük gayemiz More

"Derya'nın Günlüğü" Çok Yakında Blog Sayfamızda

Kütüphane görevlisi öğrencimiz Derya Yesir'in hazırlayacağı "Derya'nın Günlüğü" adlı köşemiz çok yakında yayına girecek.

GÖNÜLLÜ GÖZETMENLERDEN BEKLENTİLERİMİZ

GÖNÜLLÜ GÖZETMENLERDEN BEKLENTİLERİMİZ. 1-Öncelikle teşekkür ederiz. 2-Eserler sisteme yüklenene kadar büyüklere ve küçüklere kitap ödünç verme işinin Kütüphane defterine isim, soy isim ve eser adı notu ile eklenmesi. Geri gelenlerin “alındı” ibaresi ile düşülmesi. 3- Elektrikli ısıtıcıların tasarruflu kullanılmasının sağlanması. 4- Çıkarken fişlerin çekili olduğunun kontrol edilmesi. 5-Mümkünse kitapların gün sonunda raflara yerleştirilmesi (yerleşim düzeni renklerle ayrıldığında daha da kolaylaşacak, şimdilik yaklaşık aynı konuların yan yana gelmesi yetecektir. )

6-Sonraki gönüllüye mümkün olduğunca düzenli bir kütüphane bırakmaya özen gösterilmesi. 7- Bizler için çok önemli olan geribildirimin, düşünce ve önerilerinizin bize iletilmesi bizler için önemlidir. Gönüllü Gözetmenlerimizin tamamına şimdiden ve tekrar teşekkür ederiz.

Z-Kütüphanemizin Açılıyor

Nihayet sonun başlangıcı... Uzun çalışmalarımız neticesinde kütüphanemizde sona yaklaştık. Bir makas eyleminin arefesindeyiz artık. "Okuma" hareketimize artık yeni yuvamızda devam edeceğiz. Bir başlangıç olacak okulumuz adına. Yeni bir sayfa, yeni bir hayat... Binlerce yeni kitaplar arasında gezinecek öğrencilerimiz. Kendilerini yeni serüvenlerde baş kahraman olarak bulacaklar inşallah kütüphanemizde. Teknolojiye daha yakın olacaklar. İstedikleri bilgileri kütüphanemizden temin edebilecek, süreli yayınları kütüphanemizden takip edecekler. Belki bir gün bu vesileyle derginin birinde bir öğrencimizin yazısını okuyabileceğiz. Biz, öğrencilerimizin rehberiyiz. Çizdikleri rotada bir rüzgar edasıyla yanlarındayız her zaman... Güzel adına ne varsa öğrencilerimizin olsun. Vesselam...

Karışık İşler Bunlar

Bu kitabı ben çok beğendim. Saftirik'in başına gelen tüm karışık şeyleri anlatıyor. Ben bunu okurken çok zevk aldım. Siz de okursanız bu zevki tadacaksınız ve eğleneceksiniz. Bu zevki tatmak için sizin de bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum.

Çok Yakında!

30 Ağustos Ortaokulu olarak aylardır büyük bir özenle hazırlamış olduğumuz Z-Kütüphane'miz çok yakında hizmete girecektir. Kütüphanemizin takip ve raporlama işlemlerini Kitapi. net üzerinden yaparken bu blog sayesinde ise duyuru ve güncellemelerimizi daha düzenli bildirmeyi hedefliyoruz. Sağladıkları bu hizmet için tüm Kitapi. net ekibine teşekkür ederken, çok yakında görüşmeyi diliyoruz...

Ocak Ayı Gönüllü Gözetmen Listesi

TARİH
İSİM SOY İSİM



06. Oca. 17
İSMAİL DÜZTAŞ



07. Oca. 17
MAHİR SÜDER



08. Oca. 17
MAYA AKSAN



10. Oca
HANDE ÖZERDEN



11. Oca
NALAN KARA KAYAR



12. Oca
MELTEM İLERİ EMRULLAH



13. Oca
YAVUZ YILDIZ



14. Oca
SENGUL DÖNER



15. Oca
ECE EZGİMEN



17. Oca
ECE EZGİMEN



18. Oca
SELMA YILLIKÇI



19. Oca
MANOLYA ÜYE



20. Oca
SALİHA AKÇAALAN



21. Oca
SENGUL DÖNER



22. Oca
HÜLYA BAKIR TENGRİ



24. Oca
AKİF KURTULUŞ



25. Oca
GAMZE GÖÇMEN



26. Oca
SEMRA KARA GÖKSU



27. Oca
İLKE KARAAHMETOĞLU ACAR



28. Oca
SENGUL DÖNER



29. Oca
MİA PELİN OZDOĞRU



31. Oca
FERYAL D. BAGİYA CEVİKOZ

HAYATA TUTUNUYORUM

Ayşe Yamaç'ın "Yazgülü" eserinde Ağrı'nın eteklerinde bir köyde yaşayan hayat dolu bir kız... Daha on iki yaşında ailesinin bütün yükü omzunda. Babası, ninesi ve dört kardeşiyle birlikte yaşıyor. Onu hayata bağlayan okulu sayesinde ayakta duruyor. Babası onu okuldan alıyor ve onu büyük acılar bekliyor. Bir de töreler çıkıyor. Meral ablasının töreler yüzünden kendine yaptıklarını Yazgülü'nü çok üzüyor. Yazgülü nasıl okuyacağını bilmiyor. Ona kimler yardım edecek bilmiyor. Okul konusunda babasını nasıl ikna edecek? İşte her satırında nefes kesen dramatik bir zaman.

Messi

Çok müthiş bir kitaptı. Herkese okumasını tavsiye ederim...

kütüphane kurallarımız

50 bin üyeyi geçtik

Kitapi'de 50 bin üyeyi geçtik. Tabi bu üyelerin hepsi bizzat kendi kaydolmadı. Pek çoğu kütüphane sorumlusu olan öğretmenler tarafından yapıldı. Yine de Kitapi olarak 50 binden fazla üyeye hizmet vermek çok güzel. Sadece üye sayımız değil kütüphane sayımız da artıyor. Bugün itibariyle toplam 2008 kayıtlı kütüphanemiz bulunuyor.

Şenlikten kareler.

PEKSİMET ÇOCUK KÜTÜPHANESİ ÇALIŞMA PROGRAMI

PEKSİMET ÇOCUK KÜTÜPHANESİ ÇALIŞMA PROGRAMI. 1- Kütüphanemizin çalışma saatleri çocukların geliş gidiş saatleri gözetilerek 12:00-17. 00 olarak belirlenmiştir. 2- Kütüphanenin düzenlenmesi, haftaya hazırlanması açısından Pazartesi günlerinin kapalı tutulması kararlaştırılmıştır. 3- Kütüphanenin düzeni ve çocukların güvenliği açısından bir “gözetmen” zorunluluğu karara bağlanmıştır. 4- Ayda bir yada birkaç gün, 12:00-17:00 saatleri arasında gönüllü gözetmenlik yaparak, çocuklarla birlikte olmak isteyen gönüllülerin koordinesinin gerçekleştirilmesine, 5- Çocuklara drama, resim, İngilizce, sanat eğitimi v. s. gibi konularda yardımcı olmak isteyen gönüllülerin organizasyonunun ise Ayşe Nurhan Karahan koordinatörlüğünde hayata geçirilmesine, 6- Yine güvenlik açısından güvenlik kameralarının güçlendirilmesi ve montajına, 7- Etkinliklerle ilgili araç ve gereçlerin muhafazası için bir sandık edinilmesine, 8- Kütüphane sistematiğinin ve sınıflamanın kalıcı olarak bilgisayara yüklenerek More

"Peksimet Köyü Masalı" Gökçe DEVECİOĞLU

"Peksimet Köyü Masalı"

Gökçe Devecioğlu (http://www.bodrumluculuk.com/)



Bir varmış, bir yokmuş. Bodrum denen, uzaktan bakanların sadece tatil köylerini seçebildiği bir yarımadada; Gümüşlük denen sihirli sahile gelmeden hemen önce, gerçek bir köy varmış. Peksimet Köyü. Birçoğunun adını bilmeden yolundan geçip gittiği bu köyde; şehirli yaşıtlarından bambaşka bir hayat yaşayan, bütün gün bisiklet üstünde o yolun bir ucundan öbür ucuna koşturan çocuklar yaşarmış. Minik köy her yıl göç aldıkça, bu miniklerin sayısı da artarmış…



Bodrum Peksimet Köyü Hatırası

Mahallenin bir de bakkalı varmış. Masal bu ya, adı Le Bakkal olsun. Çocukların her okul dönüşü şekerlemelerini aldıkları; hemen yanındaki kabaklara baktıkları eğlence durakları. Günlerden bir gün, More