Yiğit adında bir çocuk varmış. Altı yaşındaydı. Karadutla birlikte çok mutluydular. Bir gün yarıcı diye kendine yeni bir arkadaş bulmuştu. Yarışçı sen de yarışçısın dedi. Yiğit buna çok sevinmişti. Kent yolu oradan geçecekti. İşçiler yoktu. Yİğit evlerinin altına inip oradan babasının en büyük çivisini almıştı. O çiviyle işçilerin arabasınınn lastiğini patlatıcaktı. Çünkü bahçelerinin yok olmasını istemiyordu. Yiğit lastiğin yanına geldiğinde cebinde çiviler yoktu. O çiviler Yarışcının önüne gelmişti. Yarışcı Yiğiti görüp (YİĞİTT) diye bağırmıştı. Yarışcı Yiğit'e: "Yiğit seni görmeseydim o çivinin üstünden geçip lastiğim patlıcaktı. " dedi. Yiğit çok üzülmüştü.

© 2025 Kitapi Global